Masum çocukların hastanede melek olduğu bir gecenin sabahında edebi birşeyler yazmak kuru lakırdıdan başka birşey olmayacak.
"Dünya hassas kalpler için cehennem yeridir" sözünü iliklerime kadar hissettiğim zamanlardan bir tanesi. Çünkü henüz yolun yarısı bitmiş diyen şairin yaşlarındayken bile sayfalar dolusu hüzün ve acı doldurduk ömür defterine. "Herşey ben yaşarken oldu" diyor ya başka bi şair evet hepsi de biz yaşarken oldu.
Savaşmanın bile bir ahlakı olduğunu öğreten Sevgili Rehberimizin (sav) ümmetinin masumlarına reva görülen bu zulüm karşısında, ebabil bekleyen Mesih bekleyen bizler yani ümmetin konfor alanından çıkmak istemeyenleri, yani sosyal medyada birkaç gönderi ile savaşı kınayanlar, yani sohbet ortamında mücahitlik naraları atanlar, yani bizim iç meselemiz değil diyenler, yanıbaşındaki vahşete tek kelime edemeyen siyasiler, yani bize dokunmayan yılanı bin yıl yaşatanlar yani bizler yani hepimiz.. şimdi göğüs kafesimizde olanca ağırlığıyla gazze, kulağımızda olanca sesiyle feryatlar, dimağımızda olanca ağırlıyla Filistin.
Özgür Filistin ...
Tutsak Filistin...
Özgürleşemeyen Filistin...
Belki de en çok biz tutsak ettik onu umursamaz tavırlarımızla, en çok biz görmezden geldik en çok biz kulaklarımızı tıkadık. Küçük bir parmak hareketi ile videoları atladık bakamadık, kumandanın kapat tuşu da çok isimize yaradı bu aralar tabi çünkü çok hassas kalplerimiz dayanmazdı. Ben çok üzülüyorum böyle şeylere dedik. Üzüldük geçtik. Geçtik ancak hiçbirşey geçmedi
Gazze semalarından bombalardan çok bizim miskinliğimiz yağdı, bizim yok saymalarımız belki de daha çok yaraladı ancak biz teröristler yaptı dedik. Bizim umursamazlığımız kilit vurdu kapılara biz düşman yolları kapadı dedik. Bizden ümidi kesmemişlerdi henüz elektrikleri kesilmeden önce.
Silkelenip toparlanacaz elbet bir süre gülmeyecez , çocuğumuza doğum gününde mum üflettirmeyecez oradaki yavrularımız aklımıza gelecek düğün eğlence vs ortamlarına da girmekten imtina edeceğiz, birkaç gece uyumakta zorlanacağız ta ki ölenin öldüğüyle kalacağı Filistin'in haber servislerinde ana gündem başlığı olmayacağına dek. Sonra daha çok iyi olacağız hassas kalplerimizin dayanmadığı görüntüler önümüze düşmeyecek.
"İnsan nisyan ile maluldur" demişti Muallim Naci, bu unutkanlığımız düşmanımızın en büyük silahı oldu. Bizdeki bu atalet onların cesaret kaynağı oldu.
Artık hepimizin kendi payına çıkaracağı dersler var. Bunlardan tam not ile geçmek boynumuzun borcu, şehitlerimizin vasiyetidir. Beklediğin ebabillerden biri de sensin sakın unutma!